yeni doğmuş bebeğimiz...İşte bir yaşamın başlangıcı!
Bir adet sperm hücresi boyuna bile bakmadan oosit (yumurta hücresi) içine giriyor... Ve 40 hafta sonunda doğanın mucizesi bebeğiniz dünyaya geliyor...Ne kadar muazzam bir olay değil mi?
İlk kez bebeği olan anne ve babalar yenidoğan bebeklerinin görüntüsüne hayranlık duyarlar. Bebeğin başının şekli ve büyüklüğü, cilt rengi, cildinin pürüzsüzlüğü, "pamuk" gibi elleri...
Anne ve babaları gibi diğerleri de bebekten gözlerini alamazlar....
Haklılar... İşte bir yaşamın başlangıcı!
Bir adet sperm hücresi boyuna bile bakmadan oosit (yumurta hücresi) içine giriyor... Ve 40 hafta sonunda doğanın mucizesi bebeğiniz dünyaya geliyor...Ne kadar muazzam bir olay değil mi?
İlk kez bebeği olan anne ve babalar yenidoğan bebeklerinin görüntüsüne hayranlık duyarlar. Bebeğin başının şekli ve büyüklüğü, cilt rengi, cildinin pürüzsüzlüğü, "pamuk" gibi elleri...
Anne ve babaları gibi diğerleri de bebekten gözlerini alamazlar....
Haklılar...
Miyadında yeni doğmuş bir bebeği yakından inceleyelim
Vücudu:
Miadında bir bebek ortalama 3000-3500 gram arası ağırlığındadır ve boyu da ortalama 50 santimetredir. Omuzlar dar, karnı dışarı çıkıktır. Kalça kısmı da dardır. Kollar ve bacaklar nispeten kısadır ve vücuda doğru çekilmiş olarak durur.
Başı:
Yenidoğan bebeğin başı vücuda göre nispeten daha büyüktür. Doğumdan sonraki ilk günlerde bebeğin başının şekli uzamış ya da asimetrik olabilir. Bunun nedeni doğum kanalından geçerken bebeğin baş kemiklerinin dar kanala girebilmek için birbirleri üzerine binerek uyum sağlamaya çalışmasıdır. Buna molding (şekil verme) adı verilir. Birkaç gün içinde yuvarlak haline dönecektir. Yine saçlı deride doğum tümseği adı verilen bir şişlik farkedilebilir. Bu da molding sürecinin bir parçasıdır.
Bebeklerde doğduklarında kafataslarında iki adet yumuşak alan vardır. Fontanel (bıngıldak) adı verilen ve parmakla basınca altında kemik olmadığından içine göçen yapılar kafatası gelişiminde çok önemlidirler. Önde alnın hemen üstünde yeralan ve daha büyük olan dörtgen şekilli büyük fontanel, bir de kafanın arkasında yeralan daha ufak üçgen şekilli küçük fontanel vardır.Küçük fontanel genellikle 2-6 ay arası, büyük fontanel ise 18 aylıkken kapanır ve ortadan kaybolur. Fontanellerin üzerini kaplayan zar oldukça kalın ve dayanıklıdır. Bu yüzden bebeğinizin başını yıkamak ve kurulamak bebeğe zarar vermez.(Dolunay)